İYİ Parti’de 31 Mart seçimlerinin akabinde başlayan istifalara bir yenisi eklendi.
Partinin kurucu isimlerinden Ankara Milletvekili Koray Aydın, partisinden istifa etti.
İstifa kararını X hesabından duyuran Aydın şu sözleri kullandı:
“Ayrılıklar sıkıntı ve hüzün doludur. Haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında yürekli beşerler olarak, DÜZGÜN Parti’yi büyük umut heyecan ve hayallerle; büyük emek, uğraş ve fedakarlıklarla kurduk. İYİ Parti gerçek bir gayretin ve hikâyenin sonucu doğdu. İYİ Parti kurulmasıyla birlikte Türkiye’de pek çok şeyi değiştirdi, muhalefete ve milletimize umut oldu. AK Parti iktidarlarına karşı kazanılan en büyük muvaffakiyetlerin öznesi oldu. Lakin son iki yıldır bir şeyler karşıt gitmeye başladı. İYİ Parti, tam kitlelere açılacağı bir periyotta içine kapandı, 2023 genel seçimleri öncesi yersiz ve vakitsiz bir biçimde ilçe ve vilayetlerde kongre sürecini başlatarak gücünü iç rekabete harcamak durumunda kaldı. 2023 genel seçimlerine giderken Altılı Masa sürecinde yetkili konseylerin tam takviyesi olmasına karşın yanılgılı bir strateji yürütüldü. Ardından büsbütün ötekileştirmeye ve adaletsizliğe dayanan, kelamda milletvekili temayül yoklaması ile yeni bir ayrışma süreci daha yaşandı. Bir vakitler huzur ve güven dolu İYİ Parti Ailesi’nin konutunda artık huzursuzluk ve güvensizlik baş gösterdi.
‘EN BÜYÜK SEÇİM HEZİMETİNİ YAŞADIK’
2023 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili genel seçimlerinde ise en hafif tabirle “kendini tekrar eden” bir parti pozisyonuna düştük, bir arpa uzunluğu yol alamadık. 2024 yerel seçimlerinde, iktidarın değirmenine su taşıyan telaffuz, hareket ve siyasetler; milletimiz tarafından katiyen reddedildi ve İYİ Parti tarihinin en büyük seçim hezimetini yaşadı.
‘ERİME VE GERİLEME AKŞENER’İN YÖNETİMİNDE GERÇEKLEŞTİ’
Bu süreçlerde gerek yetkili konseylerde gerekse de şahsen Kurucu Genel Lider Sayın Meral Akşener’e yaptığımız ihtarlar ise kulak gerisi edildi. Mahallî seçimlerdeki yanlışlı karar ve yanlış telaffuzlara itiraz eden vilayet ve ilçe teşkilatlarımız ötekileştirildi. Bu başarısızlıkların akabinde kurultaylar toplansa da tam ve kâmil manada bir özeleştiri yapılamadı. İYİ Parti, bugün itibariyle 2023 yılı başındaki 617 bin 513 üyesinin üçte birini, 2023 genel seçimlerinde aldığı oyun da yarıdan çoğunu 2024 yerel seçimlerinde ne yazık ki kaybetti. UYGUN Parti’deki bütün bu erime ve gerileme süreci, şahsen Sayın Akşener’in sevk ve yönetiminde gerçekleşti. Biz, bütün bu dönemlerde İYİ Parti ziyan görmesin diye, azami çaba gösterdik, son derece hassas davrandık ve kılı kırk yardık. Görüş, fikir ve tekliflerimizi yetkili şura toplantılarında açık ve net bir şekilde ifade ettik. Parti içi problemleri basın ve kamuoyu önünde asla konuşmadık ve tartışmadık. YETERLİ Parti’nin kuruluş kıssası ve Türk siyasetindeki uğraşı, tarihçiler ve mevzunun uzmanları tarafından elbette yazılacak ve tezlere bahis edilecektir. Burada sadece “İYİ Parti hangi emeller için yola çıkmıştı?” Sorusunun özet yanıtını vermeyi, bu açıklama için gerekli ve kâfi görüyorum. Kurucu Teşkilat Başkanı olduğum İYİ Parti; ana omurgasını Türk milliyetçilerinin oluşturduğu, milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı kimliğiyle bütün Türk milletini kucaklayan bir parti olarak yola çıkmıştı; Türk devletinin kurucu fikri olan Türk milliyetçiliğini ayaklarının altına alanların, ayağına gitmek için değil.
AKŞENER’E ‘SARAY’ TEPKİSİ
İYİ Parti, her türlü haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı, Saray’la sembolleşen tek adam nizamına karşı, Türkiye’de hak, adalet ve medeniyet yolunun taşlarını döşemek için İYİ’ler ve Cesurlar Hareketi olarak yola çıkmıştı; Saray’a giden yolun taşlarını döşemek için değil. İYİ Parti Kurucu Genel Lideri Sayın Meral Akşener ile Sayın Cumhurbaşkanının, Saray’da yaptığı Parti’den habersiz görüşmenin konusu ve içeriğinin açık ve net bir biçimde açıklanmaması halinde; ÂLÂ Parti’nin kuruluş ideolojisinin temelden sarsılacağına ve Parti’yi dağılmaya sürükleyeceğine dair, birer hafta ortayla iki değerli açıklama yaptım. Yaptığımız çağrılara, İYİ Parti tabanı ve aziz milletimiz büyük bir ilgi ve teveccüh gösterirken, İYİ Parti idaresi açıklamalarıma duyarsız ve kayıtsız kaldı; kaygılarımı, ikazlarımı ve tekliflerimi dikkate almadı; gerekli adımları vaktinde, gereğince ve gereğince atmadı. İYİ Parti 5. İnanılmaz Büyük Kurultayının üzerinden geçen iki ayda yaşanan gelişmeler, Parti’de idare anlayışı bakımından bir değişim olmadığını açıkça ortaya koydu. Son kurultayın akabinde YETERLİ Parti’de derlenme, toparlanma ve kucaklaşma beklerken, istifa üstüne istifalarla sarsıldık. Yeni iştirakler beklerken, sudan sebeplerle yapılan ihraç taleplerini görmek durumunda kaldık. Gelinen noktada; UYGUN Parti’de varlığımıza, görüş, fikir ve tekliflerimize artık pek fazla muhtaçlık duyulmadığına üzülerek kanaat getirmiş bulunuyorum. Bu kanaate varmamda Saray’daki malum görüşme ve sonrasındaki gelişmeler, bardağı taşıran son damla olmuştur. Münasebetiyle bu kanaatim yaklaşık iki yıllık bir sürece dayanan, belirli bir birikimin sonucudur. 25 Ağustos 2017 tarihinde ömrümüzü vakfettiğimiz, baba ocağımız olan eski partimizden ayrılırken şu sözleri söz etmiştim: “Hiçbir çıkar ve hesap gütmüyorum. Olacaklarım, hali hazırda olduklarımdan fazla değildir. Tek muradım, çocuklarımıza ve torunlarımıza daha müreffeh bir Türkiye Cumhuriyeti bırakabilmek için son nefesime kadar uğraş etmektir.” Bugün de birebir noktadayım. GÜZEL Partili dava arkadaşlarımla yaptığım uzun istişareler sonucunda; özetle söz ettiğim gerekçelerle, Kurucular Kurulu Üyesi ve Ankara Milletvekili olduğum, muhakkak devirlerde değerli vazifeler üstlendiğim GÜZEL Parti’den üzülerek istifa ediyorum. ÂLÂ Parti’nin mevcut Genel Lideri Sayın Müsavat Dervişoğlu’na ve idaresine muvaffakiyetler diliyorum. Kuruluşundan bugüne kadar DÜZGÜN Parti’nin çabucak her kademesinde emek vermiş, alın teri dökmüş ve uğraş etmiş bütün dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum, varsa haklarımı helal ediyorum, onların da haklarını helal etmelerini diliyorum. Ülkesine ve milletine aşık bir Türk milliyetçisi olarak hizmetlerime ve uğraşıma Bağımsız Milletvekili olarak devam edeceğim. Allah’a ısmarladık YETERLİ Parti. Kalın sağlıcakla. Selam ve hürmetlerimle.”