Olay, 11 Mayıs’ta Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi Buyruk Sokak’ta meydana geldi.
Zincir restoranda kurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Kısmı öğrencisi Cet Emre Akman, motosikletle sipariş bıraktığı adresten dönerken E.Ö. tarafından önü kesildi. E.Ö., Akman’ı bedeninin çeşitli yerlerinden bıçakladı. Akman, kanlar içinde kalırken, E.Ö. kaçtı.
Çevredekilerin ihbarıyla olay yerine polis ve sıhhat grupları sevk edildi. Gruplar tarafından yapılan denetimde Cet Emre Akman’ın hayatını yitirdiği belirlendi. Olayla ilgili çalışma başlatan polis, etraftaki güvenlik kamerası kayıtlarını incelemeye aldı.
Görüntülerden kimliği tespit edilen E.Ö., ailesiyle yaşadığı konuta düzenlenen operasyonla yakalandı.
TUTUKLANDI
E.Ö. ve saklanmasına yardımcı olduğu ileri sürülen babası Orhan Ö. (39) gözaltına alındı. ‘Kasten yaralama’ ve ‘Tehdit’ nedeniyle 6 başka cürüm kaydı bulunan E.Ö. ile babası, polisteki süreçlerinin akabinde birebir gün adliyeye sevk edildi. E.Ö. çıkarıldığı mahkemede tutuklanırken, özgür bırakılan babası tekrar gözaltına alındı ve tutuklandı.
SON İMGELERİ ORTAYA ÇIKTI
Öte yandan, acı olaydan bir hafta evvel Akman’ın ailesiyle gittiği tatilde ve kız arkadaşıyla olan manzaraları de ortaya çıktı.
Akman’ın, manzaralarda kameraya el sallaması, kız arkadaşıyla olan imajında ise gitar çalıp, birlikte müzik söylediği anlar yer alıyor.
BABA İÇİN MÜEBBET MAHPUS İSTEMİ
Soruşturmanın akabinde E.Ö. ve babası Orhan Ö. için başka ayrı iddianame hazırlandı. E.Ö. hakkındaki iddianamede ‘Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış olan bireyler hakkında hata, ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasını gerektirdiği takdirde 14 yıldan 20 yıla, müebbet mahpus cezasını gerektirdiği takdirde 9 yıldan 12 yıla kadar mahpus cezasına hükmolunur’ unsuru de yer aldı.
E.Ö. hakkında ‘Canavarca hisle yahut eziyet çektirerek adam öldürme’ cürmünden 18 yıldan 24 yıla kadar mahpus cezası istendi. Babası Orhan Ö. için de ‘Tasarlayarak canavarca hisle yahut eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme’ cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verilmesi talep edildi.
Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi tarafından iki belgenin birleştirilmesine karar verildi.
‘HANGİ GÜNDEYİZ, BİLMİYORUZ’
Kurban Bayramı’na hüzünlü giren anne Zuhal Akman, “Bayramı düşünmüyoruz. Gün kavramını yitirdik. Hangi gündeyiz, bilmiyoruz. Her gün oğlumun öldüğünü haber aldığımız sabahı yaşıyoruz. Her sabah uyanınca, biri bizi Balıkesir Kent Hastanesi’nden arayacakmış üzere geliyor. Her gün tıpkı günü yaşıyoruz. Bayramların artık bizim için bir manası yok. Bayram sabahları ağırdır. Artık bayramları kutlamayacağız” diye konuştu.
‘HOLLANDALI VERA’YA ANLATMAK GÜÇ OLDU’
Oğlunun etrafında sevilen ve mütevazı bir çocuk olduğunu söyleyen Zuhal Akman, “Oğlumun birçok hobisi vardı. Müzisyendi, satranç oynardı. Arkadaşları ne kadar yeterli olduğunu söylese de o arkadaşlarını ön plana çıkartır, dayanak olurdu. Geçmişten tanıdığım, Ata’yı torunu üzere gören 74 yaşında Hollandalı Vera vardı. Oğlum, Hollanda’ya masraf onunla bisiklete binip, gezerdi. Vera ve arkadaşları, Ata’yı çok severdi. Bu yaz da Hollanda’ya tekrar gidecekti lakin nasip olmadı. En sıkıntı olanı ise Vera’ya oğlumun vefat nedenini açıklamak oldu. Mana veremedi, inanamadı” dedi.
‘ÖMÜR UZUNLUĞU MAHPUS CEZASI VERİLMESİNİ İSTİYORUZ’
Sanıklarla ilgili de konuşan Zuhal Akman, 1’i 18 yaşından küçük 2 sanığın ömür uzunluğu mahpus cezası almasını istediklerini belirterek, “Yaş fark etmeksizin ömür uzunluğu cezanın verilmesini istiyoruz. Eğitimciyim. 11 yaşından itibaren bir çocuk ‘adam öldürme’ veya ‘hırsızlığın’ kabahat olup olmadığını bilir. Bu olayı bizi tanıyan, tanımayan tüm ülkeden reaksiyon var. Sanıklara en ağır ceza verilmeli” diye konuştu. (DHA)