CHP’nin Gebze ilçesinde kapalı pazar alanında düzenlediği ‘Emek Mitingi’ bugün Genel Lider Özgür Özel’in iştirakiyle gerçekleştirildi. Mitinge Özel’in yanı sıra genel merkez yöneticileri, belediye liderleri, milletvekilleri, vilayet, ilçe liderleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Mitingde konuşan Özel, “Asgari fiyata en az enflasyon kadar artırım ve en az enflasyon kadar artış istiyoruz. Enflasyon sayısını beklemeksizin 25 bin liranın altındaki bir taban fiyatı asla kabul etmiyoruz.” dedi.
‘HER SEFERİNDE UYARDIK’
Özgür Özel, iktidara seslenerek, “Yerel seçimlerden bu yana Türkiye’de bir dizi miting yaparak sesini duyuramayanların sesi olmaya, onların sesini duyurmaya çaba ediyoruz. Eğitim mitingi, emekli mitingi, çay mitingi, buğday mitingi yaptık fakat her seferinde de uyardık. Temmuz geliyor, hayat pahalılığı var; enflasyon eziyor ve taban ve emekli fiyatlarına hem enflasyon artırımını vermek hem refah hissesini vermek, işçinin hakkını vermek, vergide adaleti sağlamak, kuşa dönmüş maaşları artan vergi kademelerine kurban etmemek ancak bilhassa taban fiyata enflasyonu ve refah hissesini vermek zorundasınız. Bunu yapmazsanız biz bu sesi duyarız, meydanlara çıkarız dedik. Dinlemediler, sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir” tabirlerini kullandı.
‘BİRİLERİ YÜZDE 81’İNİ ALIRKEN BİZLER YÜZDE 1’İ BİLE ALAMIYORUZ’
“Bu nizama yazıklar olsun” diyen Özel, “Yoksulluğa, enflasyon karşısında ezilmeye, güvensizliğe alışın diyorlar. Alışmayacağız. Bugün ülkede gelir adaletsizliği en üst noktaya çıktı. Bugün, Türkiye’de en varlıklı yüzde 20 bütün paranın, bütün varlıkların yüzde 81’ini alıyor ancak en fakir yüzde 20, yalnızca yüzde 0.5’ini alıyor. Yani birilerini yüzde 81’ini alırken birileri bizler, sizler yüzde 1’i bile alamıyoruz. İşine gelince ‘Dedelerimiz Çanakkale’de koyun koyuna yatıyor’, işine gelince ‘Hepimiz birebir gemideyiz’, işine gelince ‘Birlik ve beraberliğe muhtaçlığımız olan bugünlerde’ diyorlar. Kardeşim savaşta, askerde, emekte bu beşerler var fakat bölüşürken bu beşerler yok. Türkiye’nin en varlıklı yüzde 20’si, 32 bin dolar ulusal gelirle geçiniyor ancak en fakir yüzde 20’si 3 bin 600 dolar gelirle geçiniyor. Bu türlü bir ülke, bu türlü bir anlayış, bu türlü bir birliktelik olamaz. En zirvedekiler ülkelerinde İspanya’yı, İtalya’yı hatta en üsttekiler İsveç’i, Danimarka’yı yaşarken bu insanlara Lübnan’ı, Venezuela’yı, Yemen kadar ulusal geliri layık görenlere, ‘Orada oturun, durun, bekleyin’ diyenlere şunu söylüyoruz; hakkımızı almadan durmayacağız ve söke söke alacağız” dedi.
‘CHP İKTİDARINDA HER EMEKLİ EN AZ 1,5 TABAN FİYATA KAVUŞUNCAYA KADAR DURMAYACAĞIM’
Emeklilerle ilgili de konuşan Genel Lider Özel, “Bu meydanda geçinemeyen herkes var. Şayet herkes, herkesin sesini duyar ve daima birlikte sesi yükseltirse başarmamızın önünde hiçbir mahzur yok. Herkese geleceğiz, her sıkıntısı söyleyeceğiz fakat öncelikle yıllarca emek vermiş çalışmış, alın teri, göz ışığı dökmüş, dirsek çürütmüş ve en sonunda emekli olmuş insanlarımızı bugün dünyanın en düşük emekli maaşlarına muhatap ediyorlar. Bugün Türkiye’de Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde 1,5 minimum fiyat seviyesinde olan en düşük emekli maaşı, bugün 0.6 minimum fiyat seviyesindedir. Bu sistem büyük bir yoksulluk, büyük bir açlık getirmiştir. Bugün için bütün emeklilerin maaş ortalaması 12 bin 700 liradır ve bugün Türkiye’de verilen emekli maaşının yabancı lisanlarda çevirisi yoktur. Yabancı devlet adamlarıyla konuşurken, nüfusun çok değerli bir kısmının 270 euro ile geçinmek zorunda olduğu söylendiğinde muhataplarına dönüp ‘Tercüme, lisan hatası’ sanıyorlar; 2 bin 700 euro sanıyorlar ancak 270 euro olduğunu duyunca inanamıyorlar. Evvel emekli maaşı 1 minimum fiyat olana kadar ve Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında her emekli en az 1,5 minimum fiyata kavuşuncaya kadar durmayacağım. Daima beraberiz, daima birlikte başaracağız” dedi.
‘TÜRKİYE, AK PARTİ DEVRİNDE HOLLANDA KADAR TOPRAĞINI KAYBETMİŞ DURUMDA’
Çiftçilerle ilgili de konuşan Özel, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Çiftçiler, milletin efendisidir’ dediği çiftçiler çok sıkıntı durumdalar. Maliyetler iki katına kadar artmış, eserlerine verilen fiyatlar masraflarını dahi karşılamıyor. Tarlalar ipotekli ve tarlalar teker teker satılıyor. Türkiye, AK Parti devrinde Hollanda kadar toprağını, ekilir-dikilir olan yerlerini kaybetmiş durumda. 500 bin çiftçi tarımı bıraktı. Her 4 gençten tarımla uğraşan 3’ünün gözü maaşlı bir işte. Yani gözü yolda. Toprağını, tarlasını geride bırakıp gözü yolda, 1 maaşlı işte. Türkiye’de çiftçilerin yaş ortalaması 58. Yani kendine yeten bu hoş ülke artık karnını doyurabilmek için dışarıdan ithalat yapmak zorunda. Emekçilerin, köylülerin hakkı verilmediği için bu sene 410 milyon lira gayri safi ulusal hasılanın yüzde 1’i desteklemeye ayrılması gerekirken 5’te 1’i teklif edildiği için bu büyük ezalar yaşanıyor. Ayrıyeten bu çiftçiler doymadıkları üzere, geçinemedikleri üzere yaratılan eza ülkede büyük bir besin enflasyonuna sebebiyet veriyor. Onun için, yaşamak için, yaşatmalılar; doyurmak için geçinmeliler” sözlerini kullandı.
‘ESNAFA BUNU REVA GÖRENLER, YANDAŞA SERVET AKTARIYOR’
Esnaflarla ilgili de konuşan Özel, “1 yılda işsiz kişi sayısı 1 milyon 200 bin arttı. Geniş tarifli işsizlik 11 milyona ulaştı ve resmi işsizlerin yüzde 90’ı işsizlik sigortasından yararlanamıyor. İşte bu yüzden işsizlik sigortasından yararlanmayan yüzde 90’ın, iş isteyip bulamayan 11 milyonun sesi olmak, onlarla birlikte hak aramak için bu meydanlardayız. Çalışan, okuyan, atanmayan öğretmene, iktisat fakültesi öğrencisinden lise mezunu gencimize kadar, ne kadar geleceğinden telaşlı, istihdamdan olmayan ve kendi mukadderatına bırakılmış gencimiz varsa Gebze’den hepsine selam olsun. 552 bin esnaf son 6 yılda kepenk kapattı. 500 bin çiftçi kayıp, 500 bin esnaf kayıp. Maalesef bu sene 32 bin 930 esnaf şu ana kadar iflas etti; kepenk kapattı. Borç, borçla ödeniyor. Elin, eşin, dostun kredi kartlarıyla borçlar kapatılmaya çalışılıyor. Maalesef esnafımıza el uzatması gereken Halk Bankası yandaşları fonluyor, zenginlere uygun krediler veriyor fakat esnaf kefalet kredisine bile ödendiği sırada faiz artışı yaptırıyor. Esnafa bunu reva görenler, yandaşa servet aktarıyor. Esnafımızın da, küçük esnafın da geçinemeyen herkesin sesi olmaya geldik” dedi.
‘SANKİ BİZİ GRİ LİSTEYE SOKAN İSMET PAŞA’YMIŞ ÜZERE ANLATIYORLAR’
Türkiye’nin gri listeden çıkarılması hakkında da konuşan Özel, “Yakasının rengi ne olursa olsun 2 yakası bir ortaya gelemeyen, aldığı maaşla geçinemeyen, borçlarını ödeyemeyen, evlatlarına âlâ bir gelecek hazırlayamayan işçiler var. İşçi, tersanede de, fabrikada da, madende de, plazada da olsa işçi işçidir. Türkiye’nin bütün işçileri birleşin ve hakkınızı alın. Söke söke alacağız. Bu ülkeyi yönetenler 2 gün evvel büyük muştularla gri listeden çıktığımızı ilan ettiler. Güya, bizi gri listeye sokan İsmet Paşa’ymış üzere anlatıyorlar. Güya gri liste Ecevit’ten, İnönü’den, Demirel’den, Özal’dan kalmış üzere anlatıyorlar. Daha 3 yıl evvel Türkiye’yi gri listeye sokan bu iktidardır. Bugün güç, bela bütün emeklerimizle gri listeden çıkılınca bunu muvaffakiyet üzere anlatıyorlar. Gri liste dediğin Yemen’dir, Suriye’dir, Çad’dır. Gri liste zati fakirlerin, sürünenlerin, kara para cennetlerinin olduğu ülkelerdir. Bugün oradan çıkmak övünç problemi değil, 3 yıldır bu hoş ülkeyi orada tutmak utanç problemidir. Bunu muvaffakiyet diye anlatanlara yazıklar olsun” tabirlerini kullandı.
‘YAZIKLAR OLSUN O DENLİ MÜCADELEYE’
Elektriğe gelmesi beklenen yüzde 38 artırım ile ilgili de konuşan Genel Lider Özel, “Yarın 1 Temmuz. Yarın size artırım yok lakin elektriğe yüzde 38 meskende, dükkanda, tarlada artırım var. Elektriğe artırım gelince iğneden ipliğe her şeye artırım geliyor. Göreceksiniz bütün Türkiye’de su, ekmek, süt, her şey zamlanacak lakin yalnızca minimum ücretliye artırım vermemeye çalışan bir anlayış var ve bunu ‘Enflasyonla mücadele’ diye söylüyorlar. Açık söylüyorum şayet enflasyonla çaba alın terini, parasını ödememek ile olacaksa yazıklar olsun o denli çabaya. Bundan sonra uğraş emeklinin, işçinin, hepimizindir. Yarından tezi yok şunu daima bir arada konuşalım ve buradan bir büyük kararlılığı haykıralım. Minimum fiyat verildiği günden bugüne neredeyse 4 bin lira kaybetti. Bugünkü 17 bin lira o günkü 13 bin lira. Taban fiyata en az enflasyon kadar artırım, artış istiyoruz ve biz enflasyon sayısını beklemeksizin 25 bin liranın altındaki minimum fiyatı asla kabul etmiyoruz” dedi.
‘ARTIK KEMER SIKMAYACAĞIZ’
Özel, “Yüzde 68 dolaylı vergi, yüzde 21 sizin maaşlardan vergi, yaptı yüzde 89. Geri kalan fabrikatörler, üreticiler, ihracatçı, ithalatçılar, holdingler, müteahhitler, yandaşlar yüzde 11. Siz yüzde 89. Bunu aksine çevirene kadar gayret edeceğiz. Sizin hakkınızı parayı kazanıp kur muhafazalı mevduattan milyarları kazanıp cebine koyanlara, siz sürünürken krizi fırsata çevirenlere teker teker o paraları alacağız, bu ülkede adaleti getireceğiz. Kelam veriyorum. Ey Ankara, ey ülkeyi yönetenler, ülkeyi yönetenler, milletin bıçak kemiğine dayandı. Artık bizde sıkacak kemer kalmadı. Artık kemer sıkmayacağız. Artık hakkımızı alacağız; çaba edeceğiz. Biri çıkmış ‘Önümüzde 4 yıl seçimsiz dönem’, biri çıkmış ‘Erken seçim istemek hainliktir’ diyor. Bu meydandan evvel şu sesi duyun; ‘Geçinemiyoruz.’ Size ikazım şudur; geçim olmazsa seçim olur. Ey Recep Tayyip Erdoğan, ey Devlet Bahçeli, ey Cumhur İttifakı Gebze’yi duy. Ya geçim ya seçim. Şayet geçim yoksa seçim var” diye konuştu.
‘HAKKIMIZI ALMAYA ANT İÇİYORUZ’
“Bu çabayı başlatıyoruz” diyen Özel, “1999’da bir yasa çıkmış. Evvel EYT olmuş, büyük gayretlerle çözülmüş fakat artık 1 gün geç kaldı diye ‘17 yıl çalışsın’ diyenler var. Onlara ‘Emeklilikle adalet, kademe’ diyoruz. Emekli olurken dediler ki ‘Kısmi emekli olacaksınız, para bulun’ dediler. Gidip bankadan kredi çektiler. Eşten, dosttan altın borçlandılar. Anasının malını satıp oraya koyan oldu ancak kısmı emeklilik yapmadılar, mağdur ettiler ve iflasa, icraya sürüklediler. Vergide adalet olana kadar, servet sahipleri servetine nazaran vergi verip, çok kazanan çok, az kazanan az, kazanmayanlar artık vergi vermeyene kadar çok kazanandan çok alınacak, az kazanandan az alınacak. Servet sahibinden ona nazaran alınacak ve işçiler hakkını alacaklar. Bu çabayı başlatıyoruz. Bundan sonra nereye çağrılırsak koşa koşa gitmeye, meydanları doldurmaya, sokakları aşındırmaya ve hakkımızı almaya ant içiyoruz” tabirlerini kullandı. (DHA)